Havadan Protein Yapılabilir Mi?

Esranur KAYA | 12.10.2021

Her geçen gün gelecekte o veya bu sebeple dünyayı bekleyen gıda yoksunluğu hakkında haberlerle donatılıyoruz. Alternatif kaynaklara olan ihtiyacın artacağı ve en önemlisi sürdürülebilirlik kavramı çerçevesindeki uygulamaların önem kazandığını biliyoruz.

Tam da bu sebeplerle “geleceği beslemenin en sürdürülebilir yolu” mottosu ile yola çıkan Air-Protein firması daha az alan ve kaynak kullanarak havadan (evet yanlış okumadınız) gıda üretimi yapıyor.  Özellikle daha fazla kaynağa yani enerjiye ihtiyaç duyan et, tavuk gibi hayvansal ürünlerin üretilmesi üzerine çalışmalar yürütüyor.

Havadan gıda üretimi nasıl mümkün olabilir? 

Ana bileşen olan havanın içerisinde bulunan karbon, hidrojen ve azot gibi elementlerin su ve mineraller ile birleştirilmesi ile işleme başlanıyor [1]. Bu işlem yenilenebilir enerji ve kültürlerin kullanıldığı probiyotik bir üretim süreci ile tamamlanıyor [2]. Bitkilerin havadan ve topraktan aldığı içeriklerle bir ürün ortaya koymasına benzer bir şekilde ürün üretiliyor. Mikroorganizmalar laboratuvar ortamında havadaki elementleri, dışarıdan ilave olarak su ve mineralleri kullanarak belli bir inkübasyon süresi sonunda hedeflenen gıdanın üretimi gerçekleştiriliyor[1]. 

Proses nasıl işliyor?

1)Girdiler: 

Karbon Kaynağı: Bir tarlayı düşünelim. Tarladaki ekin, karbon kaynağı olarak havada bol miktarda bulunan karbonu kullanır. Air- Protein unu da benzer mantıkla havadaki karbonu kullanmaktadır.

Enerji Kaynağı: Bütün canlılar yaşamlarını sürdürmek için bir enerji kaynağına ihtiyaç duyar. Mahsuller için bu kaynak güneştir.  Probiyotik üretim sürecinde ise enerji kaynağı olarak güneş enerjisinin yanı sıra, rüzgar, jeotermal enerji ve hidrolik güç kullanmaktadır.

Tohum: Buğday, buğday tohumundan oluşur. Air protein unu da hidrojenotrof adı verilen özel bir mikroorganizma sınıfı tarafından üretilir. Hidrojenotroflar enerji kaynağı olarak hidrojeni kullanırlar. Hidrojenotroflar ilk defa 1960 yılında NASA tarafından yenilenebilir enerji kaynağı bulmaya çalışılırken denenmiştir.

2) Büyüme ve Süre

Herhangi bir ekin büyürken oldukça geniş ekilebilir  bir araziye ihtiyaç duymaktadır. Air protein unu üretiminde ise gelişme ortamı sudur ve geniş bir araziye ihtiyaç duyulmamaktadır.Dikey olarak da büyüme gerçekleştirilebilir. Bu işlem yoğurt üretiminde kullanılan fermentasyon cihazlarına benzer cihazlarda gerçekleşmektedir. Gelişmede ana rolü üstlenen hidrojenotrofların aminoasitleri üretmeleri için CO2 ve diğer elementleri tüketebildiği patentli bir probiyotik üretim süreci ile gerçekleşmektedir. 

Zaman faktörüne bakıldığında ise ekinler tohumdan hasata kadar birçok ayı kapsamaktadır. Air protein probiyotik üretim sürecinin hasat zamanı birkaç saat olarak söylenebilmektedir. 

3.Ürün

Üretilen soya fasülyesinden soya unu yapmak için yağının ekstrakte edilmesi gerekir. Air protein unu ise bu ekstra ekstraksiyon işlemine ihitiyaç duymaz ve yaklaşık olarak %80 protein içeriğine sahiptir. Tipik bir soya proteini ununun yaklaşık %40 protein olduğu söylenebilir[1]. 

Air-Protein’nin kurucusu Lisa Dyson, NASA’dan ilham aldıklarını belirterek astronotların uzayda kaldıkları süre boyunca kapalı bir karbon zincirinde yaşamlarını sürdürmesinden etkilendiklerini dile getiriyor. Bu kapalı zincirin; astronotların gıdayı tüketmesi sonrası solunum yoluyla dışarı verdiği CO2’in mikroorganizmalar tarafından kullanılarak gıda üretilmesi şeklinde döngüsel olarak gerçekleştiğini vurguluyor [3]. Prosesin yoğurt üretimi veya bira üretiminden bir farkı olmadığını ve hava şartlarından etkilenmeden Air-Protein unu üretimi yapılabildiğini ekliyor [4].  

İnsanların böyle bir teknoloji kullanılarak üretilen gıdalar hakkında endişeleri olduğu ve bunun hakkında neler düşündüğü sorulduğunda Dyson şunları söylüyor;

 “İnsanlar sürdürülebilir üretimin ne kadar değerli olduğunu ve yaşamlarımızın buna bağlı olduğunu fark ediyor. Bu benim için heyecan verici. Eğitim sadece bilgidir, en temel şeylerden biridir.  Örneğin, modern çağda çevresel ayak izinin farkına varıldıkça, etsiz pazartesileri kucaklayan, diyetlerini o yönde değiştiren insanları ve alternatif etin yükselişini görüyoruz. Bunun en büyük sebebi, insanların yedikleri yiyeceklerin çevresel etkilerinin daha fazla farkına varmaları. Bu nedenle, bilginin yayılması önemlidir ve yayıldıkça, daha büyük bir benimsemeyi göreceğiz.” [5]

Not: Bu yazının büyük çoğunluğu AIR PROTEIN’in kendi sitesinden çevirilerek Türkçe’ye kazandırılmıştır.

KAYNAKLAR

[1] Science. AIR PROTEIN. (n.d.). Retrieved October 10, 2021, from https://www.airprotein.com/science.

[2] NASA techdoc - directory listing for ia801604.us.archive.org. (n.d.). Retrieved October 10, 2021, from https://ia801604.us.archive.org/20/items/nasa_techdoc_19680001710/19680001710.pdf.

[3] NASA. (n.d.). The carbon cycle. NASA. Retrieved October 10, 2021, from https://earthobservatory.nasa.gov/features/CarbonCycle.

[4]Dyson, L. (n.d.). Lisa Dyson. TED. Retrieved October 10, 2021, from https://www.ted.com/speakers/lisa_dyson.

[5] Lisa Dyson's mission to make air-based meat-and why it matters so much. IFT.org. (n.d.). Retrieved October 10, 2021, from https://www.ift.org/news-and-publications/food-technology-magazine/issues/2021/september/features/lisa-dysons-air-based-meat.