Her mevsim erişimimiz olsa da ananas satın almak için en iyi zaman mart ile temmuz arasıdır. Bu zaman aralığında en tatlı ve sulu yani en yüksek kalitedeki ananasları bulma şansınız yüksek! Şansınızı biraz daha arttırmak için ananas seçerken dikkat edebileceğiniz bazı ipuçlarını derledik.
- Tatlı ananas kokusu: Çoğu meyvenin kesilmeden kokusunu almanız mümkün değildir. Ancak ananasta durum farklı! Tropikal meyvelerde dilimlenmeye gerek kalmadan meyvenin kokusunu alabilmek mümkündür. Yani, ananasın tabanına burnunuzu yaklaştırdığınızda tatlı aromatik kokusunu alabilmeniz gerekir. Eğer alamıyorsanız, ananas henüz olgunlaşmamış demektir.
- Parlak sarı bir gövde: Çoğu meyve gibi ananasın da olgunlaştıkça rengi yeşilden sarıya döner. Ananas olgunlaştıkça tabanından başlayarak parlak sarıya dönmeye başlar. Renk değişimi üst kısma doğru ne kadar ilerlemişse ananas o kadar olgunlaşmış demektir. Gövdesi tamamen yeşil olan ananaslar olgunlaşmamıştır. Kahverengi yapraklı ananaslar ise aşırı olgunlaşmış olduğunu gösterir.
- Göründüğünden daha ağır: Rengini ve kokusunu kontrol ettikten sonra meyveyi elinize aldığınızda “Göründüğünden daha ağırmış!” diyorsanız bu da olgunlaştığının göstergesi olabilir. Çünkü çoğu meyve olgunlaştığında ağırlaşır. Ancak bu yöntemin, ananas çeşitleri arasında ve kişiden kişiye fark edebileceğini göz önünde bulundurmak da fayda var.
- Sert ama sıkıştırılabilir: Olgunlaşmamış bir ananas dokunulduğunda serttir ve hiçbir şekilde sıkamazsınız. Bir ananas olgunlaştığında yine serttir ama sıkabileceğiniz kadar hafif bir yumuşaklığa da sahiptir. Aşırı yumuşak ananasların ise çürümeye başladığını söyleyebiliriz. Aşırı olgun ananaslar ayrıca sirke veya alkol gibi kokar. Bunun nedeni, şekerlerin fermantasyona uğramaya başlamasıdır. Sıkıştırılma testinin en güvenilir test olduğuna dair söylemler olduğunu ekleyelim.
- Yapraklarını koparmak kolay: Ananasın genellikle 30 adet yeşil dikenli yaprağı bulunur. Olgunlaşmamış ananasın yaprağını koparmak zordur. Olgunlaşmış ananasın yaprakları çekildiğinde kolayca koparılabilir.
Bu yazı The Food Untold isimli bilim temelli gıda blogunun Post-harvest: How To Pick A Pineapple? adlı yazısından çevrilmiştir.
Çevirenin notu: Çeviriye birebir sadık kalınmamıştır.
Çeviren: Esranur KAYA
