Konserve Zehirlenmesi

24.04.2020

Konserve zehirlenmesi nedir ve nasıl ortaya çıkar?

 Konserve zehirlenmesi, diğer bir ifade ile botulinus zehirlenmesi, hemen ve yeterli tedavi edilmediği takdirde ciddi ölümlere yol açan, “Clostridium botulinum“ adlı bakterinin sebep olduğu bir zehirlenme çeşididir. Bu bakterinin ürettiği nörotoksinlerin hastalığa neden olduğu bilinmektedir. Bu bakteri özellikle et ve sebze konservelerinde üreyebilir. Bu konservelerin hazırlanışında eğer temizlik kurallarına gerektiği gibi uyulmamışsa, sözü geçen bakteri konservelere bulaşır ve bunu yiyen kişilerde zehirlenme gelişir. Aynı konserveden yiyen kişilerde aynı anda başlayan belirti ve bulgular olduğunda tanı koymak son derece kolaydır. Burada en önemli özellik, hastalığın akla gelmesi ve anamnezdir. Elektrofizyolojik bulgular açısından Lambert-Eaton sendromu botulismusa benzer, ancak hastalığın seyri ve kraniyal alandan ziyade ekstremiteleri tutması ile botulismustan ayrılır. Botulismusun daha çok ev yapımı sebze, et, balık, peynir gibi gıdalardan hazırlanan konservelerin yenmesi sonucu olduğu bilinmektedir.Clostridium botulinum sporları yüksek ısıya dirençli olup 2-3 saat kaynatmakla ancak harap olurken toksin ısıya duyarlıdır ve 10 dakika kaynatmakla denatüre olur. Uygun koşullarda hazırlanmayan ve saklanmayan konservelerde bakteri çoğalıp toksin üretebilir. Hastalık enfekte besin alınmasından 18-38 saat sonra ortaya çıkar,kuluçka süresi 4 saat ile 8 gün arasında değişmektedir.

Belirtileri nelerdir?

  • Yorgun ve halsiz olma durumu
  • Baş ağrısı
  • Felçler (Kafa sinirleri ile alakalı)
  • Çift görme
  • Göz kapaklarında düşmeler (Ptozis)
  • Şaşılık
  • Göz bebeklerinde genişleme
  • Konuşma,yutma ve çiğnemede güçlükler
  • Kalp atımında azalma,
  • Tansiyon düşüklüğü
  • Nefes alıp vermede zorluk
  • Diğer kasların zayıflığı
  • Ağrılı şişmeler
  • Ciltte beklenmedik renk değişiklikleri
  • Terleme bozuklukları
  • Karın ağrısı
  • Bulantı ve kusma
  • Kabızlık

Bazı araştırmalar ve istatistikler

Tedavi genellikle hastalığa karşı kendini savunmak için antitoksin üretmek için hayvan vücudunun tetikleyen BoNTs bir inaktif formu ile büyük hayvanların
immüniteleri tarafından üretilir. İnsanlar için kullanılabilir bir forma antitoksin imalat işlemi maliyetli bir iş olmakla birlikte ürün sınırlı bir raf ömrüne sahiptir.
Botulismusta uygulanacak destek tedavi,prognoza ve mortaliteye olumlu etki etmektedir. Hastalığın tek spesifik tedavisi olan antitoksin uygulaması, serbest toksini bağlama amacı ile mümkün olduğunca kısa sürede uygulanmalıdır.

Antitoksinin erken evrede verilmesinin hastalığın ilerlemesini yavaşlattığı ve hastanede kalış süresini kısalttığı, mortaliteyi azalttığı, yapılan çalışmalarla
gösterilmiştir. Bazı klinik bulguları açısından benzerlik gösteren hastalar arasında yapılan karşılaştırmada, antitoksin verilen grubun hastanede yatış süresi ile verilmeyenler arasında istatistiksel açıdan anlamlı olmamasına karşılık belirgin fark saptanmıştır (sırası ile ortalama 20.8 ve 35 gün).Antitoksin verilemeyen, sadece destek tedavi uygulanan hastaların takibinde değişen süreler içinde semptomlarının azalarak kaybolduklarını saptanmıştır ve antitoksin kullanımına bağlı hipersensitivite reaksiyonu %9-20 arasında değişen oranlarda bildirilmiştir. Bu oran %12.5 olarak literatür bilgisi ile uyumlu olarak saptanmıştır. Hastalığın tam olarak düzelmesinin bir yılı alabileceği bilinmektedir. Bu nedenle hastalar olabildiğince yakın takip altında tutularak,tam klinik düzelmenin tespiti planlanmıştır. Sonuç olarak botulismus, nadir görülen fakat mortal seyreden bir hastalıktır.

Tanı yöntemleri

Şüphelenilen gıdada C. botulinum’un olup olmadığı seçici agar kullanılarak oksijensiz ortamda sayım tekniği ile izole edilen kolonilerde yapılan biyokimyasal ve toksikolojik testlerle anlaşılır. Bu durumlarda daha çok toksinin varlığı araştırılır. Bu işlemde örnek deney faresinin karın boşluğuna iğne vasıtası ile verilir. Karakteristik nörolojik semptomların oluşması ve 92 saat içindeki ölüm oluşumu toksinin varlığının göstergesidir. C. botulinum veya toksinleri ile çalışanların bu çalışmalardan önce toksinlere karşı aşı olmaları gerekir.

Korunma yolları nelerdir?

Tek ve en etkili kontrol yöntemi, özellikle evlerde yapılmakta olan düşük asitli konservelerde sıcaklık ve sürenin doğru ve yeterli olmasıdır.Endüstriyel üreticiler 12D yaklaşımını kullanmaktadır. Evde yapılacak olan konserveler için uyulması gereken kurallar belirtilmiştir ve bunların tam olarak uygulanması gerekir.

· Ev konservelerinin hazırlanması sırasında yeterli ısı ve basınç uygulanmak ve tüketilmeden önce 10 dakika kaynatmak gerekir.

· Şişmiş konservelerin açılmaması, kokuşmuş besinlerin yenilmemesi gerekir.

· Sporların etkisizleştirilemediği sıcaklıklarda işlem gören gıdalar düşük sıcaklıklarda saklanmalıdır (3 derece veya altı)

· Soğuk sistemde saklama,bununla birlikte C.botulinum’un çoğalmasını ve toksin üretmesini önleyecek ısıl işlemler ve bilinen koruyucu faktörlerin beraber kullanılması. (Şüphelenilen gıdaların kullanım öncesi yeterince ısıtılmaları, genelde de hiç kullanılmamaları yerinde olacaktır. Şüphelenilen gıdalardan yeterince ısıl işlem yapılmadan tüketilecek az bir miktar bile zararlı olabilir.)

KAYNAKÇA:

  • World Health Organization, Botulism, 2018
  • Özer Çelik A, Şengün İŞ. Botulismus. Tanrıdağ T, editör. Nöromüsküler Kavşak Hastalıkları. 1. Baskı. Ankara: Türkiye Klinikleri; 2019. p.50-4.
  • Işık N, Elibol B, Öztekin NS, Zileli T. Tedavi edilmiş Botulizm vakası.Mikrobiyoloji Bülteni 1990; 24: 66-70.
  • Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü, Hastalıklar, 2019
  • Peck,M. W., Stringer, S.C., and Carter, A.T., Clostridium botulinum in the post-genomic era, Food Microbiol., 183-191, 2011.
  • Shukla, H.D. and Sharma, S.K., Clostridium botulinum: A bug with beauty and weapon, Crit. Rev. Microbiol., 31, 11-18,2005.